ODD Yönetim ve Denetleme Kurulu Üyeleri Ana Sayfa > Seçtiğiniz Site Kısmı > 

ODD Yönetim ve Denetleme Kurulu Üyeleri

2015’in otomotiv sektörüne ışık tuttu

ODD Yönetim ve Denetleme Kurulu üyeleri,  2015’te “nasıl bir otomotiv pazarı beklediklerinin” tablosunu çizdi ve sektörün geleceğine yön verecek öngörülerini paylaştı.

ODD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Bayraktar

“İstanbul Autoshow Fuarı’nın pazara olumlu etkisi olacak”

2013, 894 bin adet gibi oldukça başarılı bir satış adediyle sonuçlanmasına karşın, yılın son dönemindeki gelişmeler 2014 için olumsuz bir beklenti oluşturmuştu. 22 Mayıs 2013’te ABD Merkez Bankası FED’in likiditeyi azaltacağına dair verdiği sinyaller, faiz artırımına gidebileceğinin mesajını verirken, T.C. Merkez Bankası da kuru frenlemek için politika faizini  yüzde 4.5’ ten yüzde 10’a çıkardığını açıklamıştı. Ayrıca, BDDK tarafından kredi kullanımında hem vade hem de miktar anlamında sınırlamalar getirilmişti. Bu olumsuzluklara ek olarak, 1 Ocak 2014’te ise ÖTV arttı ve yılın başında bu gelişmeler ışığında 2014 için yüzde 20 ile yüzde 30 arasında bir daralma telaffuz ediliyordu. 2014’ün ilk yarısı bu gelişmeler ışığında sektörümüz adına çok zorlu geçti, ikinci yarıda ise bir miktar toparlanma gerçekleşti ve 2014 sonunda otomobil ve hafif ticari araç pazarı yüzde 10 düşüşle 767 bin 681 adetlik bir satışa ulaştı. Ağır ticariyi de dikkate aldığımızda 807 bin 486 adetlik bir otomotiv pazarı gerçekleşti.

İç pazardaki zorluklara karşın, 2014 ihracatımız için olumlu bir yıl oldu. Avrupa’nın toparlanma sürecine girmesi ve yeni modellerin de lanse edilmesiyle ihracatımız yüzde 7 arttı. Üretimde de yüzde 4 oranında bir büyüme gerçekleşti.

2015’i ise bilinmeyenlerle dolu bir yıl olarak tanımlayabiliriz. Ekonomimizin ve sektörümüzün gidişatının konjonktürel gelişmelere bağlı olarak değişim göstermesi muhtemel.

2014’le 2015’i göreceli olarak kıyaslayacak olursak 2015’in ilk çeyreğinin bir önceki yıla göre biraz daha iyi geçeceğini tahmin ediyoruz. Mayıs’ta İstanbul Autoshow Faurı’nın düzenlenecek olmasının pazara bir miktar olumlu etkisi olacak. Tahminimiz, 2015’te bir önceki yıla benzer bir sonuçla 775 ile 825 bin adet arasında bir pazar gerçekleşeceği yönünde. Sektörümüz için merakla beklenen önemli bir organizasyon olan İstanbul Autoshow’u 22-31 Mayıs 2015 tarihleri arasında TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştireceğiz. Sektörün en son teknolojileri ve yeni modeller otomobil severlerin beğenisine sunulacak.

2011-2014 yılları için sektörümüz için 5 adet hedef ve 27 eylem planından oluşan bir strateji belgesi hazırlanmıştı. Bu çalışma sektörel anlamda bir ilkti ve önemli bir adımdı. Bu strateji belgesinin 2015-2018 yıllarını kapsayacak olan ikincisi hazırlanıyor. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın hazırlamakta olduğu bu yeni çalışmayı sektörümüzün ihtiyacı olan geliştirmeleri yapmamıza imkan sağlayacak önemli bir platform olarak görüyor ve çalışmalara katkıda bulunmayı sürdürüyoruz. Son olarak, sektörümüzün en önemli problemlerinden birisi maalesef “yaşlı araç parkı” olmaya devam ediyor. Bugüne kadar gerçekleştirilen çalışmaların ağır ticari araçlar için verdiği olumlu sonuçları görüyoruz. Bu konunun 2015’te gündeme geleceğini ve araç parkımızı gençleştirmek üzere her platformda dile getirdiğimiz önerilerin uygulamaya geçirileceğini umuyoruz.

Doğuş Otomotiv İcra Kurulu Başkanı Ali Bilaloğlu

“Toplam pazarın 840 bin civarında gerçekleşeceğini öngörüyoruz”

2014’te toplam otomobil ve hafif ticari araç pazarında 767 bin 681 adetlik satış gerçekleşti ve 2013’e oranla yüzde 10,04 seviyesinde bir daralma gösterdi. 2014’ün başında gerçekleşen kur artışı, ÖTV zammı ve kredi kısıtlamaları gölgesinde otomotiv sektörünün 2013’e göre bir daralma yaşaması ise beklentilerimiz arasındaydı. Nitekim de 2014’te otomotiv sektörü beklentilerimiz doğrultusunda bir performans gösterdi.

2014, yılın başında tüm markalarımız için belirlediğimiz hedeflere ulaştığımız bir yıl oldu. Doğuş Otomotiv olarak 2014 yılsonu itibarıyla toplam pazardaki payımız yüzde 19,6. Özellikle son beş yılda hızlandırarak kalite konularına yaptığımız yatırımlarımızın karşılığını gördüğümüz bir yıl oldu diyebiliriz.

Sektörümüzdeki hizmet kalitesinin çıtasını yukarıya çeken projelere imza atıyoruz. 2014’te çok önem verdiğimiz bir projeyi hayata geçirdik.  En önemli paydaşlarımızdan birisi olan müşterilerimizin deneyimlerini zenginleştirmek amacıyla şirketimiz bünyesinde Değer ve İlgi Merkezi (DİM) adını verdiğimiz yepyeni bir birim kurduk. Yaklaşık 80 kişiden oluşan büyük bir ekip markalarımızın ilgi yönetimi, yol yardımı, anket uygulamaları, randevu, ikinci el satış ve proje bazlı çeşitli çalışmalarını gerçekleştiriyor. Müşterilerimizin bize ihtiyaç duydukları anlarda alabilecekleri her türlü hizmeti kendilerine tek noktadan sağlamayı hedefliyoruz.

Global ekonomide yakın geçmişte ve günümüzde yaşanan türbülanslar artık hayatımızın bir parçası. Tüm dünyada devam eden makroekonomik değişkenliğin yanı sıra, müşteri beklentilerinin farklılaşması, dijitalleşmenin artması, teknolojik ilerlemelerle  artık hayatımızın yeni standartları var. “Yeni normal” olarak tanımlanan bu ortamda, risk faktörünü daha iyi analiz etmeniz, müşterinizi daha iyi tanımanız, tüm teknolojik gelişmeleri en uygun şekilde iş yapış şekline dahil etmeniz gerekiyor. 

2015’te Doğuş Otomotiv olarak kalite, verimlilik ve maliyet odaklı bir yaklaşımla, “yeni normal” gerçeklerine uygun olarak iş planlarımızı oluşturarak pazar payımızı mevcut seviyelerde korumayı amaçlıyoruz. Burada, her markamızın yıl içerisinde kendi stratejisiyle yürüttüğü çalışmaların, iş ve hizmet anlayışlarının yanı sıra, pazara yeni sundukları ve sunacakları modellerin de büyük etkisi olacağını düşünüyoruz. 2015’te otomotiv sektöründe toplam pazarın 840 bin civarında gerçekleşeceğini öngörüyoruz.

Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış A.Ş. CEO’su Ali Haydar Bozkurt

“2015, temkinli olunması gereken bir yıl”

2014’e zorlu bir başlangıç yapan sektörümüz, ikinci yarıyla birlikte toparlandı ve yılı bir önceki yıla oranla yüzde 10 azalma ile kapattı. Toplam pazardaki 767 bin seviyesindeki satış adetleri özellikle son çeyrekteki ivmelenmenin bir sonucu olarak ortaya çıktı. 

Türkiye’deki pazar potansiyelini değerlendirirken, nüfus, yaş ortalaması, milli gelir, faizler gibi bileşenleri bir araya getirmek gerekiyor. Bu açıdan bakıldığında Türkiye’nin gerçek pazar potansiyeli 1 milyonun üzerinde. Avrupa’daki gibi bir vergilendirme sistemiyle pazarımızın 1,5 milyonluk bir seviyeye rahatlıkla ulaşacağını düşünüyorum.

2015’te ise otomotiv pazarında bir miktar daha toparlanma ile yüzde 5 ile yüzde 10 arasında bir büyüme öngörüyoruz. Ancak genel seçimlerin ve global ekonomilerdeki hareketlerin ülke ekonomisindeki etkilerini de dikkate almak gerekiyor. Bu nedenle 2015’i tıpkı 2014 gibi temkinli olunması gereken bir yıl olarak değerlendiriyoruz.

Toyota adına 2015 hedefimiz, bir miktar büyüyeceğini öngördüğümüz otomotiv pazarında dikkatli ve planlı bir şekilde stratejiler geliştirerek satışlarımızı artırmak ve pazar payımızı daha yukarı seviyelere çıkarmak. 2014’te perakende de en çok tercih edilen ve filo satışlarında da öne çıkan Corolla modeli 2015 hedeflerine ulaşmamızda en önemli itici gücümüz olacak.

Toyota olarak 2015’te en öncelikli konularımızdan bir diğeri ise geçtiğimiz aylarda yoğun bir şekilde iletişimine başladığımız devrim niteliğinde bir yenilik olan hibrit teknolojisi. Önemli bir potansiyele sahip hibrit teknolojisinin ülkemizde tanınması ve kullanımının yaygınlaştırılması için çalışmalarımız 2015’te de artarak devam edecek.

Borusan Otomotiv İthalat ve Dağıtım A.Ş.  İcra Kurulu Başkanı Eşref Biryıldız

“Otomobil pazarında yüzde 10-15 arasında bir artış görülebilir”

2014’te toplam otomobil pazarı 587 bin adetle geçtiğimiz yılı yaklaşık 665 bin adetle kapattığını düşündüğümüzde yüzde 12 daralmış oldu.

110 bin adedin biraz üzerinde biten Aralık ayı hem bu yılın hem de tüm zamanların en yüksek ayı oldu hem de eski rekordan geçen yılın Aralık ayının 9 bin adet üzerinde tamamladı.

2015 için, yüzde 10 ile yüzde 15 arasında bir artış öngörülebilir. Bu da 2015 toplam otomobil pazarı için yaklaşık ikisinin ortası bir yer olan 660 bin adetlik bir hacim demektir.

Premium Segment’in toplam otomobil pazarı içinde payı her yıl biraz daha artıyor. 2013 sonunda yüzde 9,6 ile 64 bin adedin biraz üzerindeyken 2014 sonunda yüzde 13 ile 76 bin seviyesinin üzerine çıktı. 2015’te de bu trendin devam edeceğini öngörüyoruz.

Geçtiğimiz yılın sonunda üç Alman markası bu sınıftan yüzde 87 pay almışken bu yıl bu pay yüzde 88’e çıktı. Yani 2012’den 2013’e olan o büyük artış doğal olarak doyum noktasına geldi.

BMW, 2013 sonunda premium segmentte yüzde 32,3 payla birinci olmuştu. 2014’te yüzde 34,3 ile bu birinciliğini devam ettirdi. Ancak 2,0 litre üstü yüzde 145 ÖTV uygulanan otomobillerin satış oranı gittikçe düşüyor. Lüks segment içinde 2010’da yüzde 32,8 pay alan 2.0 litre üstü otomobiller 2014’te yüzde 6,9 pay aldı. Enerji ithalatının düşen yükü böyle devam eder ve ÖTV de artmazsa, payı yüzde 10’un üzerine de çıkabilir.

Çelik Motor Ticaret A.Ş. Genel Müdürü Bora Koçak

“Genel seçimlerin sonucu, sektörün geleceği için belirleyici olacak”

Bildiğiniz gibi 2014, otomotiv sektörü için negatif diye nitelendirebileceğimiz gelişmelerle başladı. Binek araçlar için artırılan ÖTV oranlarının yanı sıra BDDK yeni devreye aldığı düzenlemeyle binek araçların alımı sırasında kullanılan kredilere bazı kısıtlamalar getirdi. Otomotiv sektörü açısından ortaya çıkan tüm bu olumsuzluklara ek olarak yüksek seyreden döviz kuru seviyesi de 2014’ün zor geçeceğinin göstergesi oldu.

Bu doğrultuda yılın ilk yarısı tamamlandığında toplam pazarda bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 25’lik bir daralma görüldü. Yılın ikinci yarısında ise olumlu ekonomik gelişmeler doğrultusunda pazardaki daralma gitgide azaldı. Eylül’den itibaren ise pazardaki daralma, yerini geçtiğimiz yıldan daha hacimli bir otomotiv sektörü pazarına bıraktı. 2014’ün sonu geldiğinde otomotiv pazarında geçtiğimiz yıla göre yaklaşık yüzde 10 daralmayla sona erdi. Biz ise KIA olarak 13 bin 74 adetlik bir toplam satışla kapatarak, binek pazarında yüzde 1.9, toplamda ise yüzde 1.7 pazar payına sahip olduk. 

2015’le ilgili bir değerlendirme yapacak olursak, gelecek yıl içinde yapılacak olan genel seçimlerin doğal sonucu olarak seçimlere kadar durağan bir ekonomik dönemin olacağını öngörüyoruz. Genel Seçimlerin sonucunun, sektörün geleceği için daha belirleyici olacağını düşünüyoruz. Seçimlerin getireceği etki dışında 2015’deki gelişmelerin 2014’tekilerle paralel olacağını düşünüyoruz. Dolayısıyla, 2015 için otomotiv sektörü büyüklüğünün yaklaşık olarak 2014 kapanışıyla paralel olacağını öngörüyoruz. KIA olarak önümüzdeki yıl hedefimiz ise bu yılla paralel olacağını düşündüğümüz 2015 pazarında, yaklaşık yüzde 2’lik binek pazar payımızı koruyor olmak.

Opel Türkiye Genel Müdürü Özcan Keklik

“2015, pazara birçok yeni ürün ve motor-şanzıman seçeneklerini sunduğumuz bir yıl olacak”

Zorlu ekonomik koşullara rağmen 2014, Opel markamız için güzel bir yıldı, Avrupa genelinde son zamanlardaki en iyi satış rakamlarına ulaştık. Geçen yıl Avrupa'da yaklaşık 1,1 milyon araç satarak 2013’e göre yüzde 3'lük bir artış sağladık. Böylece Opel Avrupa pazarlarında kayıtlı toplam pazarını yüzde 2 artırdı. Bu şekilde Opel markamızın Avrupa araç pazarındaki payı üst üste ikinci yılda yükselmiş oldu. 2011’den bu yana en iyi satış rakamlarına ve pazar payına ulaştık. Avrupa genelinde 15'ten fazla pazarda büyüme kaydettik. Modern araç yelpazemiz özellikle en önemli Avrupa pazarlarını etkilemeyi başardı. Opel, Almanya'da, İngiltere'de, Fransa'da, İtalya'da ve İspanya'da büyüdü. Polonya, İrlanda, Çek Cumhuriyeti, Macaristan ve Portekiz gibi ülkelerde de oldukça büyük gelişmeler elde ettik. 12’den fazla Avrupa ülkesinde pazar payımız artış gösterdi.

2014’te ülkemiz pazarında 767 bine yakın toplam araç satışı gerçekleşti. 40 bine yakın binek araç satışı ve yaklaşık yüzde 7 binek araç pazar payıyla en çok tercih edilen markalardan biri olma başarısını istikrarlı şekilde devam ettirdiğimizi görüyoruz. Satış hedeflerimiz kadar bizim için önemli olan diğer bir husus da sektörümüzde “Müşterisiyle En İlgili Marka Olma” konusunda ortaya koyduğumuz çalışmalarımızı daha da geliştirerek devam ettirmek.

2015, Opel markamız için pazara birçok yeni ürün ve motor-şanzıman seçeneklerini sunduğumuz bir yıl olacak. Yenilenen ürün gamı ve motor-şanzıman seçeneklerimizle gelecek yıl ve onu takip eden yıllarda da Opel markamızın en çok tercih edilen markalardan biri olma konumunu güçlendirerek devam edeceğine inancım tam.

Opel markamızın yeni ürün ve yeni nesil motorlarına yönelik 2014’te açıkladığı yatırım tutarı 4 milyar Euro. 2018’e kadar bu kapsamda gerçekleştirilecek yatırımlar eşliğinde Opel pazarlara 27 yeni model ve 17 yeni motor sunacak. Bu yatırımların en somut göstergelerini 2014 içinde pazara sunulan tamamen alüminyumdan üretilen sınıfının en sessiz 1.6 CDTI motoru, ADAM modeli, Almanya’da üst üste 2 yıldır yılın 4x4 ödülünü kazanan Mokka modeli, 1.6l 170 beygir gücündeki benzinli otomatik motor, Yeni Corsa modelinde sunulmaya başlanacak 1.0l 3 silindirli yeni motor ve Şubat 2015’de ülkemiz pazarına sunulacak “AutoBest” değerlendirmesinde yılın aracı seçilen Yeni Corsa’yı sayabiliriz.

Bu yenilikler yanında Opel markamızla, 2015’te ilgi ve merakla beklenen 1.6 dizel motorumuzu otomatik şanzıman seçeneğiyle Insignia, Astra ve Mokka modellerinde sunmaya başlayacağız. Dizel motorumuz ilk olarak Mokka modelinde 2015 Mart’tan itibaren pazara sunulacak. Kompakt model Astra’yı ise bu yılın sonlarında piyasaya süreceğiz.

Mercedes-Benz Otomobil Pazarlama ve Satış Türkiye Müdürü Şükrü Bekdikhan

“2015’te, 2014’e paralel bir büyüme bekleniyor”

2014 otomobil pazarının, geçtiğimiz yıla göre yüzde 11,6 seviyesinde daralarak 587 bin 331 adet olarak gerçekleştiğini görüyoruz. Bu gelişmede en önemli etkenleri, yıl başında artan vergiler, kredi koşullarına getirilen kısıtlamalar ve dalgalı seyreden ekonomik ve siyasi atmosfer olarak sıralayabiliriz. Tüm bu gelişmelere rağmen pazarın beklentiler seviyesinde gerilemiş olması ise memnuniyet verici.  

2014’te Mercedes-Benz olarak  23 bin 100 adetlik otomobil satış adedine ulaşarak satışlarımızı yüzde 15 düzeyinde artırdık ve toplam pazardan aldığımız payı yüzde 3 seviyesinden yüzde 3,9 seviyesine çıkardık. Bu gelişmede en önemli rolü tabii ki yoğun ilgi gören yeni ürünlerimiz CLA ve A-Serisi’nin yanı sıra yeni jenerasyonunun 2014 içerisinde lansmanını yaptığımız C-Serisi oynadı. Pazarın vergi yapısına uygun dizel ve benzinli seçenekleriyle sunduğumuz bu ürünler satışlarımızın gelişimine önemli katkı sağladı.

2015 için yapılan toplam pazar öngörülerinde, 2014’e paralel veya çok küçük bir büyüme tahmin ediliyor. 580-600 bin adetlik bir otomobil pazar öngörüsünde bulunuluyor.

2015’te Mercedes-Benz Türk olarak yeni GLE, GLE Coupe, AMG-GT ve S-Maybach modellerimizin yanı sıra, C-Serisi’nin 1,6lt hacimli dizel motorunu pazara sunacağız. Bu modellerle birlikte 2015’te de mevcut pazar adetlerimizi korumayı hedefliyoruz.

Renault Mais Genel Müdürü İbrahim Aybar

“2015’te yüzde 4 civarında ekonomik büyüme gerçekleşecek”

Otomotiv pazarı beklentilerimizden daha iyi bir sonuçla 2014’ü tamamladı. Yılın başında, ÖTV ve kur artışlarına bağlı olarak otomotiv pazarında yüzde 20’ler seviyesinde daralma öngörmüştük. Ocak - Kasım dönemi sonuçları toplam pazarda yüzde 14,2’lik bir düşüş gösterdi. Yılın ilk üç aylık döneminden itibaren yüzde 25’ler civarında daralan pazar, Ağustos’tan itibaren toparlanmaya başladı. Eylül’de sektörde belirgin bir iyileşme görüldü. Ekim, Kasım ve Aralık  ayları ise beklentilerin üzerinde, hatta bir önceki yıla göre daha iyi sonuçlar gösterdi. Türkiye otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarı, 2014’te bir önceki yıla göre yüzde 10,04 azalarak 767 bin 681 adet olarak gerçekleşti.

2015’e ait öngörümüze gelince… Emtia fiyatlarında Haziran’dan bu yana yüzde 31’e yakın düşüş oldu. Petrol fiyatlarında dramatik  düşüş yaşandı ve düşme eğilimi devam ediyor. Petrol fiyatlarının bu seviyelerde istikrar kazanması veya düşüşün devam etmesi halinde bu durum enflasyona 2 puan kadar katkı yapacak. 2015’te ekonomik büyüme ve göstergelerin orta vadeli plan doğrultusunda gerçekleşeceğini ve yine yüzde 4 civarında ekonomik büyüme gerçekleşeceğini ifade edebiliriz. Enflasyonun 2014’ün altında gerçekleşeceğini, faizlerin, enflasyonun beklentilerden daha düşük gerçekleştiğini de göz önünde bulundurarak, 2014’e nazaran düşüş yönünde baskılanacağını tahmin ediyoruz. Bütün bu gelişmelerin otomotiv pazarını olumlu etkileyeceğini, sektörün bu yıl seviyelerinde ya da bir miktar üzerinde gerçekleşmesini öngörüyoruz. 

Fiat İş Birimi Direktörü Okan Baş

“2015’te bizi yoğun bir dönem bekliyor”

2014’ün başından itibaren sektörümüz zorluklarla mücadele etti. Sürecin yılın ikinci yarısından itibaren daha olumlu bir yöne gittiğini gözlemledik. Yılı toplam pazarda yüzde 10’luk bir daralmayla yani öngörülenin bir miktar altında daralmayla tamamladık. Hafif ticari araç pazarında yılın ilk aylarında yaşanan daralmanın, yılın son birkaç ayında çift haneli büyümeye dönüşmesini gelecek adına pozitif bir işaret olarak görüyoruz. Aralık itibarıyla aylık bazda toplam pazarın geçen yıla göre yüzde 9’a yakın, hafif ticari araç pazarının da yüzde 30 seviyelerinde yükseldiğini görmek iyimserliğimizi güçlendiriyor. Sonuç olarak, karamsar bir tabloyla başlayan ve birçoğumuzun daha yüksek oranlarda küçülme öngördüğü bir yılı 767 bin seviyesinde satışla tamamlamanın ve aynı zamanda pazarın son 10 yıllık ortlamaya göre 700 – 750 bin bandına oturmuş olmasının sektörümüz adına olumlu bir gelişme olduğunu söyleyebiliriz.

Sektörümüz açısından zorlu geçen bir yılı, Fiat markamız nezdinde başarılı şekilde tamamladık. Markamızla, 2014’te 89 bin 128 adet araç satışı gerçekleştirerek toplam otomotiv pazarında yüzde 11,6’lık bir pay elde ettik ve 3’üncü sırada kapattık. Bizi çok mutlu eden ve gururlandıran bir diğer konu ise hafif ticari araç pazarında gösterdiğimiz başarılı performansımız. 2014’te 49 bin 586 adetlik satışla hafif ticari araç pazarının en çok tercih edilen markası Fiat oldu ve markamız yüzde 27,5’lik oranla son 4 yılın en yüksek pazar payını elde ettik. Aynı zamanda hafif ticari araç ürün gamımızdaki gururumuz Doblo “En Çok Satılan Hafif Ticari Araç” olma başarısını gösterdi. Aynı zamanda Fiorino kendi segmentinin lideri olurken, yenilenen Ducato da segmentinde aldığı payı arttırarak kendi sınıfının en çok tercih edilen ithal aracı oldu.

Daha pozitif bir öngörüyle yaklaştığımız 2015’in geçtiğimiz yıla paralel, hatta bir miktar üzerinde seyredeceğini öngörüyoruz. Avrupa pazarlarında başlayan toparlanmanın önümüzdeki yıl ivme kazanacağını umuyoruz. İç pazar talebinin de bu yılın bir miktar daha üzerinde olacağını, üretim ve ihracat hacminin artacağını öngörüyoruz. 2015’te bizi yoğun bir dönem bekliyor. Mayıs’ta gerçekleştirilecek Istanbul Autoshow Fuarı’nın olumlu yansımalarını alacağımıza inanıyoruz. Yılın ilk çeyreğinde Fiat 500X ve yeni nesil Fiat Doblo’nun Türkiye lansmanını gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Özetle Fiat markası olarak, heyecan ve motivasyonumuzu artırarak koruyoruz. Mevcut başarılı modellerimizin yanında, yenilenen ürün gamımızla da fark yaratacağımıza yürekten inanıyoruz...

Mazda Türkiye Genel Müdürü Nurkan Yurdakul

“Toplam pazarda yüzde 10 küçülme yaşandı”

Sakin başlayan 2014, gerek ÖTV artışı gerekse yavaş ilerleyen satış trendleriyle uzun süre bir önceki yıla göre neredeyse yüzde 25 kadar daralma sinyalleriyle moralleri uzun süre olumsuz etkiledi. Yılın hemen başında genel olarak hakim olan olumsuz hava yıl ortasına kadar devam etti. Büyük markaların yüksek stok adedi ve düşük seyreden satışlar, pazardaki ve bayilerdeki iş ortamını ciddi şekilde tatsız hale getirdi. Büyük oranda moral motivasyona dayanan otomobil pazarı, seçimlerin geride kalması ve yaz sezonu ardından bayilerin enerjisini son çeyrekte artıran agresif kampanyaların da etkisiyle, yılın ikinci yarısında toparlansa da 2013’e göre toplam pazarda yüzde 10 bir küçülmeyle 2014’ü kapattık.

Mazda olarak toplam pazarda 2013’e göre yaklaşık yüzde 15 küçülmenin görüleceğini hesaplamıştık. 2014’e Mazda açısından bakarsak yeni Mazda3 ve CX-5 gibi modellerimizle istikrarlı büyümemizi sürdürerek bir önceki yıla göre pazar payımızı ilk yarıda yüzde 12, yıl sonu itibarıyla ise yüzde 9 büyüttük.

2015’le ilgili olarak ise binek otomobil pazar beklentilerimiz, 2014’e paralel yani 585 bin adet veya az bir yüzdeyle daha düşük. Ekonomide ve gündelik hayatta ülkemizin ve otomotiv sektörünün olumsuz etkilenebileceği önemli bir gelişme olmasını ummuyoruz. Bununla beraber tüketici güven endeksindeki düşüklüğün sebeplerinin iyi analiz edilmesi gerekiyor.

Mazda açısından 2015, önemli bir dönüm yılı olacak. 2011’de başladığımız iş yönetimi değişim programımız artık son safhasında ve yeni ürünlerimizle ticaret hacmimizi daha da büyütmeye doğru önemli adımları 2015 içinde atacağız. Yıl ortasında satışa sunulacak olan tamamen yeni CX-3 modelimiz mini crossover sınıfında çok iddialı olacak. Cx-3 ile 1.5 SKYACTIV dizel motorumuzu ilk kez tüketicilere sunacağız. Tamamen yeni CX-3 modelimizi çok özel kılan özellik ise Türkiye’de ilk kez 1.5 litre hacimde dizel, otomatik ve 4x4 özelliklerini bir arada sunacak olmamız. Tamamen yeni MX-5 ise yine bu yıl içinde satışa sunulacak. Gelişen ürün ve bayi sayımızla 2015’i yaklaşık yüzde 90 büyümeyle kapatacağız. Ülkemizdeki tüm otomobil meraklılarını şimdiden İstanbul Autoshow Fuarı tarihlerini ajandalarına kaydetmeye davet ediyoruz. Son olarak 2015’te Mazda için pazar payımızı ise yaklaşık 2 katına çıkarmayı amaçlıyoruz.


Lütfen Tüm Üyelerimiz için Tıklayınız >




prev
next